Aksine, Lahey Bölge Mahkemesi, Rusya’nın Mayıs 2014 ortasından bu yana sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti DNR topraklarında genel kontrol uyguladığını tespit etmiştir. Mahkeme ayrıca, Donetsk’teki kendi kendini ilan eden yetkililerin Moskova’dan siyasi ve askeri emirler aldığını ve MH17 kazasından sonra sözde “DNR” başkanı Boroday’ın nasıl hareket edeceği ve ne söyleyeceği konusunda talimat beklediği için Moskova’yı aradığını kaydetti. Kararda ayrıca MH17’nin düşürülmesinde kullanılan Buk füze sisteminin Rusya Federasyonu’ndan “DNR “ye getirildiği ve kazadan sonra Rusya Federasyonu’na geri götürüldüğü belirtiliyor.

17 Kasım günü Hollanda’da bir mahkeme, 2014 yılında Ukrayna üzerinde Rusya yanlısı güçler tarafından düşürülen MH17 sefer sayılı yolcu uçağı ile ilgili davada kararını verdi. Hollandalı yargıçlar 298 yolcu ve mürettebatın ölümüne yol açan kazadan iki Rus ve bir Ukraynalıyı gıyaplarında suçlu bularak ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. 

Donbas’taki savaşı 2014 yılında başlatan, yerel vekil güçlere silah sağlayan, Rus birliklerini çatışmalara dahil eden ve diğer şeylerin yanı sıra yolcu uçağını düşüren Buk füze sistemini sağlayan Rusya, 8 yıl boyunca olaydaki suçunu inkar etti ve bu konuda çok sayıda dezenformasyon söylemi yaydı. Hollanda’daki kararın ardından bile Rus ajitasoyn ve propagandaları Lahey’de “MH17 kazasının doğrudan Rusya ile bağlantılı olmadığını” ifade etti.  

Ekran görüntüsü – ria.ru

Ekran görüntüsü – mk.ru

Rus propagandanın açıklamaları ancak Lahey Mahkemesi’nin MH17 davasına ilişkin karar metnini okumamış olanlar için ikna edici olabilir. Yargıçlar kararı açıklarken, Rusya’nın bu trajedide nasıl bir rol oynadığını defalarca açıkça belirttiler.

Öncelikle mahkeme, Rusya Federasyonu’nun 2014 yılında sözde “DNR” üzerinde genel kontrole sahip olduğunu teyit etti. 

“DNR’nin o zamanki liderlerinin çoğu Rus vatandaşlığına sahip. Dahası, sanık Girkin ve Dubinsky gibi bazılarının Rus silahlı kuvvetlerinde hizmet deneyimi vardır. Bazı DNR liderlerinin Rusya Federasyonu ile yakın bağları vardı. Örneğin, ele geçirilen konuşmalarda düzenli olarak “Moskova” ya da daha spesifik olarak “Kremlin” olarak adlandırılan Rusya Federasyonu’ndaki üst düzey yetkililerle yapılan temaslardan bahsedilmektedir.

“Mahkeme, Rusya Federasyonu’nun DNR’yi finanse ettiğini, asker tedarik edip eğittiğini ve silah ve mal tedarik ettiğini tespit etmiştir. Ayrıca Mayıs 2014 ortalarından bu yana Rusya Federasyonu DNR’de üst düzey pozisyonlara yapılan atamalarda belirleyici bir etkiye sahip olmuş, askeri operasyonların koordinasyonuna müdahale etmiş ve Ukrayna topraklarında askeri operasyonlar gerçekleştirmiştir.”

Ayrıca mahkeme kararı, MH17’nin düşürüldüğü “Buk” füze sisteminin Rusya Federasyonu’ndan “DNR “ye getirildiğini ve kazadan sonra Rusya Federasyonu’na geri götürüldüğünü doğrulamaktadır. 

Dolayısıyla, Rusya’nın bu felaketteki rolü, yargıçların kararında ana hatlarıyla belirtilenden daha fazladır. Sonuç olarak, dört sanıktan üçü – Rus Igor Strelkov (Girkin) ve Sergey Dubinsky ile Ukraynalı Leonid Kharchenko – ömür boyu hapse mahkum edildi. Sivil bir uçağın düşmesinden ve 298 kişinin öldürülmesinden, daha doğrusu 298 ayrı cinayetten suçlu bulundular.

Daha önce, dört yıl süren soruşturmanın ardından 24 Mayıs 2018 tarihinde Ortak Soruşturma Ekibi, Malezya Havayolları’na ait MH17 sefer sayılı Boeing uçağının 17 Temmuz 2014 tarihinde Rus işgali altındaki Ukrayna toprakları üzerinde Rus Silahlı Kuvvetlerinin 53. Füze Tugayına ait bir Buk füze sistemi tarafından düşürüldüğü sonucuna varan bir rapor yayınladı. Avustralya ve Hollanda MH17’nin düşürülmesinden resmi olarak Rusya’yı sorumlu tuttu. AB, MH17 kazasının soruşturulmasına tam destek vermiştir.

Daha fazla içerik için StopFake web sitesini ve Twitter, Instagram sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.