Kaynak: Detektor Media

Rusya, siyasi hedeflerine ulaşmak için Doğu Avrupa’da hangi dezenformasyon anlatılarını yayıyor?

14 ülkeden araştırmacılar, Rus propagandasının ortak ve farklı anlatımlarını belirlemek için 2022’nin Haziran ve Ekim ayları arasında internette paylaşılan bilgileri izledi. Detektor Media analistleri, beş aylık ortak izlemenin verilerini analiz ederek, Rusya’nın Doğu Avrupa ülkelerindeki dezenformasyon mesajları ve söylemleri üzerine bir çalışma hazırladı.

İzleme dönemi: Haziran – Ekim 2022; Beyaz Rusya, Romanya ve Sırbistan için – Eylül – Ekim 2022.

Toplamda, 5 aydan fazla izlemeden sonra analistler 6.727 dezenformasyon mesajı kaydetti. En fazla dezenformasyon sosyal ağlarda (toplam mesaj sayısının %56,2’si), en az ise radyo programlarının içeriğinde, haberlerde ve ayrıca kişinin kendi görüşünü yansıtan medya içeriğinde (uzman yorumları, köşe yazıları vb.) yer aldı. 

https://flo.uri.sh/visualisation/12191425/embed?auto=1

Letonya, Litvanya ve Estonya’da araştırmacılar, ulusal ve Rusça dillerdeki içeriği eş zamanlı olarak izlediler. Ulusal dildeki içerikle ilgili bilgiler ülke adıyla belirtilmiştir. Üç ülkenin Rusça içeriği tek bir kategoride birleştirildi – Baltık ülkeleri için Rusça içerik bölümü hazırlandı.

Rus propagandası anlatılarını ve mesajlarını yayan en fazla sayıda ileti Ukrayna’da kaydedildi – toplam sayının neredeyse %20’si. Bu türden en az mesaj %1,4 ile Romanya’da bulundu. Ancak bu ülkedeki dezenformasyonun üç ay daha az izlendiği dikkate alınmalıdır.

En yoğun olarak saptırılan üç alan Rus-Ukrayna savaşındaki olaylarla ilgili dezenformasyon (% 55), yaptırımların ekonomik sonuçlarıyla ilgili dezenformasyon— %17,7 ve Ukrayna’ya askeri yardım — %9,3 oldu. Ukraynalı mülteciler hakkında yayılan yanlış bilgiler göreceli olarak daha azdı (%4,9). En az sayıda dezenformasyon mesajı Rusça konuşan azınlıklar ve Rus kültürü ile ilgili olarak yayıldı (toplam sayının yaklaşık %4’ü).

https://flo.uri.sh/visualisation/12191603/embed?auto=1

Her ne kadar hedef ülkeler için dinamikler genel eğilimden farklı olsa da; Eylül ayı, dezenformasyon miktarı (1.649 mesaj) açısından en yoğun olanıydı. Analistler, en düşük dezenformasyon mesajını Haziran ayında kaydetti (885). Öte yandan, Ukrayna’da en çok dezenformasyon Temmuz’da, Çek Cumhuriyeti’nde ise Ağustos’ta kaydedildi.

https://flo.uri.sh/visualisation/12191698/embed?auto=1

Baltık Devletleri  (Rusça internet alanı)

Baltık ülkelerine yönelik Rusça içerikte propagandacılar, hedef ülkenin sözde Rus düşmanlığına en büyük vurguyu yapıyorlar. Letonya çoğu zaman Rus düşmanlığıyla suçlandı.

Haziran ayında Rus propagandası, Kaliningrad bölgesi ile diğer Rus toprakları arasında Litvanya üzerinden transit taşımacılığın kısmen yasaklanması kararına tepki gösterdi ve Leningrad’ın (St. Petersburg) ablukasına atıfta bulunarak “Kaliningrad ablukası” hakkında mesajlar yaydı. II. Dünya Savaşı Rus propagandası, Baltık ülkelerini böyle bir kararın “feci sonuçlara yol açacağına” ikna etme yönünde çaba gösterdi. Rus propagandasının ana çabaları “yaptırımların Rusya’dan çok Batı’ya zarar verdiği” mesajını yaymaya odaklanmış. Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında, “Baltık Devletlerinde Rus düşmanlığı” mesajı ön plana çıkarıldı.

Ayrıca Baltık ülkelerinin Rusça konuşan kesiminde “Ukrayna savaşı kaybedecek” mesajları verilirken , “Ukraynalılar sivillere saldırarak savaş suçları işliyor” yönünde kamuoyu ikna edilmeye çalışılmaktadır.

Baltık ülkeleri için Rusça içerik, “Ukraynalılar yardımı hak etmiyor” mesajının üzerinde çok durmadı.

https://flo.uri.sh/visualisation/12217169/embed?auto=1

Letonya

Rusça içeriğin aksine, Letonca paylaşımlarda çoğunlukla “Avrupa’daki enflasyon ve enerji krizine yanlış bir siyasi yaklaşım neden oluyor” yazıyordu. Haziran ayında en çok “yaptırımların Rusya’dan çok Batı’ya zarar verdiği” ve “Ukraynalı mültecilerin ev sahibi ülkelerin iç istikrarını baltaladığı” mesajları verildi. Temmuz ayında yaptırımlarla ilgili mesajlar devam etti, ancak Ukraynalı mültecilere ilişkin söylem, Ukraynalıların Letonya halkına göre önceliğe sahip olduğu algısına kaydı. Ayrıca Temmuz ayında Letonyalıları “Ukrayna’daki savaşın gerçek (sahnelenmemiş) olduğuna” ikna etmeye çalıştılar.

Ağustos ve Eylül aylarında, yaptırımların ekonomik sonuçlarına ilişkin mesajlar en çok Letonya bilgi ağında paylaşıldı (“Avrupa’daki enflasyon ve enerji krizine yanlış bir siyasi yaklaşım neden oluyor”, “politikacılar kendi vatandaşları pahasına Ukrayna ile ilgileniyorlar”, “Avrupa bir enerji krizi tehdidi altında”, vb.) Ekim ayında, Ukrayna NATO’ya katılmak için başvuruda bulunduktan sonra, o sırada Ukrayna’daki büyük savaş yaklaşık 8 aydır devam etmesine rağmen, “Savaşa neden olan şeyin Ukrayna’nın NATO’ya katılma arzusu” olduğu mesajını yaymaya başladılar. 

https://flo.uri.sh/visualisation/12217334/embed?auto=1

Estonya

Estonya’da en yaygın dezenformasyon, “ev sahibi ülkelerin istikrarını baltalayan” Ukraynalı mülteciler hakkında bir mesajdı. Aynı zamanda, Haziran ayında, Rus propagandasındaki ana trendlerden biri “Ukrayna’daki ABD biyolaboratuvarları hakkındaki hikayelerdi. Genel olarak, Haziran 2022’de Estonya bilgi ağında Rus dezenformasyonu birkaç konuyu neredeyse eşit bir şekilde ele aldı. Özellikle “Ukrayna AB’ye katılmamalı”, “Ukraynalı mülteciler nankör”, “Batı, Rusya’yı Ukrayna’ya saldırmaya zorladı” vb.

Temmuz ayında, Rus propagandası vurguyu “Ukraynalı mültecilerin ev sahibi ülkelerin iç istikrarını baltaladığı” mesajına kaydırdı. Ağustos ayında yine trendlerde bir değişiklik yaşandı. Çoğu zaman Rus propagandası, “Ukrayna’daki savaşın küresel bir komplonun parçası” olduğunu iddia etti, “Ukrayna savaşı kaybediyor” şeklinde yazdı ve ayrıca “Ukrayna ordusu tarafından işlenen savaş suçlarından” bahsetti. Eylül ve Ekim aylarında Rus propagandası, Estonyalıları “Ukraynalı mültecilerin ev sahibi ülkelerin istikrarını baltaladığına” ve “Ukraynalı mültecilerin ev sahibi devletin vatandaşlarına göre önceliğe sahip olduğuna” ikna etmek için yeniden çaba sarf etti.

Estonya’daki en az kullanılan Rus propagandası mesajı, Ukrayna’ya askeri yardım konusunda kaydedildi. Çoğunlukla “askeri yardımın amacına uygun kullanılmadığını” yazdılar.

https://flo.uri.sh/visualization/12214734/embed?auto=1

Bulgaristan

Bulgar internet ağında, diğer ülkelere kıyasla daha spesifik olan Rus propaganda mesajları ve anlatıları bulundu. Propagandacılar özellikle Bulgarları Rusya’ya taşınmaya davet eden videolar yaydı. “Motivasyon” için Rus mutfağından, güzel kadınlardan, ucuz gaz ve elektrikten, sanattan, toplumsal hizmetlerden ve Rus “votkasından” bahsettiler.

“1990’dan sonra Bulgaristan’da kurulan rejim siyasette, ekonomide, eğitimde, savunmada, bilimde, sağlıkta, kültürde, sporda Bulgar karşıtı, soykırımcı, halk düşmanı, vatan düşmanı, kibirli, kaba ve hayduttur” mesajları kullanıldı. “Mafya, ülkede gücün zirvesindedir. Sadece 30 yıl içinde Bulgar halkı ve devletinin “Avrupa’nın çöp kutusuna ve Avrupa medeniyetinin paçavrasına” dönüştüğü söylendi. Aynı söylem, Sovyetler Birliği’nin etkisi altındaki ülkeler için de sıklıkla kullanılır. Üstelik, egemen ve hatta “tam teşekküllü” devletler olmadıklarını ve yalnızca “Rusya sayesinde” var oldukları söylenir.

Diğer ülkelere özgü mesajlar haricinde Bulgaristan’da en yaygın mesaj “Ukrayna savaşı kaybedecek” idi. Haziran ayında, bilgi ağında en sık “Ukraynalılar Nazilerdir” dendi.

Temmuz ayında Bulgarlar, “Bulgaristan’ın Rusya’ya bağımlı olduğuna”, “Rusya ve müttefiklerinin güçlü olduğuna” ve “bir nükleer felaketin kaçınılmaz olduğuna” ikna olmuştu. Ağustos ayında, vurgulu bir şekilde “Rus ordusunun ilerleme kaydettiği” iddiası ön plana çıkarıldı. Ertesi ay, propaganda yine çoğunlukla “Ukrayna savaşı kaybediyor” mesajlarını yaymaya devam etti, ancak aynı zamanda “Rusya tam güçle savaşmıyor” hakkındaki tezleri de ekledi.

Eylül ayında Bulgarlar, 23-27 Eylül’de işgal altındaki Ukrayna topraklarında Rus sözde referandumlarının “meşruluğuna” aktif olarak ikna oldular. Ekim ayında, ana vurgu yeniden “Ukrayna savaşı kaybediyor” mesajına kayıldı. Bu kez, “Batı’nın Ukrayna’yı Rusya ile savaşmak için kullandığı” ve “NATO’nun savaşa doğrudan müdahil olduğu” raporlarıyla pekiştirildi.

https://flo.uri.sh/visualisation/12214330/embed?auto=1

Çek Cumhuriyeti

Çek Cumhuriyeti’nde en çok “Ukrayna savaşı kaybedecek” ana motifiyle Rusya-Ukrayna savaşındaki olaylarla ilgili dezenformasyon yayıldı.

Haziran ayında, Çek bilgi ağı “Ukrayna için savaşan yabancı paralı askerler” hakkında mesajlar ve “Ukrayna’nın savaş suçları” hakkında hikayeler içeriyordu. Propagandacılar, Ukrayna’ya sağlanan “askeri yardımın çalınması” konusunu da gözden kaçırmadı. Çekler ayrıca “Batı’nın nükleer silah kullanmayı planladığına” ikna olmuşlardı. Temmuz ayında eğilimler neredeyse sabit kaldı, ancak propagandacılar “Rusya savaşı kaybedeceği için nükleer silah kullanacak” diye yazdılar. Yine Temmuz ayında, Rus propagandası, Çek Cumhuriyeti’nden Ukrayna’ya bir başka askeri yardım paketinin kabulüne tepki göstermiş ve askeri yardımın “yardımı sağlayan ülkeyi zayıflattığı”, “savaşı sürdürdüğü” ve “askeri yardım için kullanılmadığı” mesajlarını yaymaya başlamıştır.

Ağustos ayında bu mesajların yerine “Ukraynalıların sivillere saldırdığı ve savaş suçları işlediği” söylemine en yoğun olarak vurgu yapıldı. Bu mesaj, “Ukrayna’nın barışçıl Ruslara karşı terör saldırıları düzenlediği” haberleriyle pekiştirildi.

Eylül ayında propaganda, “ABD’nin Ukrayna’daki savaşa doğrudan dahil olduğunu” iddia etti, ancak buna rağmen “Rusya tam güçle savaşmadığı haldeUkrayna savaşı kaybedecek” iddiaları ön plana atıldı. Ekim ayında, Çek internet alanında propagandacılar “ABD’nin eylemlerinin Ukrayna’daki savaşın tırmanmasına yol açtığı” mesajlarını yaydı.

https://flo.uri.sh/visualisation/12214577/embed?auto=1

Gürcistan

Gürcü bilgi ağında, Rus propagandası Bulgarlara yapılan taktiklere benzer taktiklere başvurdu. Çoğu zaman “Gürcistan’ın Rusya’ya karşı ikinci bir cephesi olacak” yazıyordu. Bazı yerlerde “Batı, Ukrayna veya Gürcü muhalefet partilerinin bunun için çabaladığı” belirtildi.

Haziran ayında analistler, “Ukrayna’nın savaşı kaybedeceğini” iddia eden çok sayıda gönderiyi de yayınladı. Birçoğu da “yaptırımların Batı’ya Rusya’dan daha çok zarar verdiğini” yazdı. Rus propagandası, Gürcistan’ın AB üyelik adayı statüsünü alamamasına da tepki gösterdi ve bunun Gürcistan’ın Rusya’ya yaptırım uygulamaması nedeniyle olduğu mesajını yaymaya başladı.

Temmuz ayında da benzer eğilimler devam etti. Verilen mesajlara “Batı,Rusya’yı Ukrayna’ya saldırmaya zorladı”, “Batı’nın Ukrayna’ya askeri yardımı işe yaramaz”, sadece savaşı sürdürür” gibi tezler de eklendi.

Ağustos ayında, Gürcü medyasında bir Rus düşmanı kampanya başlatıldı. İlgili tarafların Gürcistan’da kasıtlı olarak Rus düşmanlığını yaydığını söylendi. Ayrıca ajitasyon propagandası, Gürcüleri “Batı’nın Gürcistan’ı kendi kolonisi ve Rusya’ya karşı bir silah olarak gördüğüne” ve “Gürcistan’ı kontrol ettiğine” ikna etmeye çalıştı.

Eylül ayında Rus propagandası, Gürcistan’ın AB üyesi olma arzusunu bir kez daha vurguladı ve “Gürcistan’ın Avrupa ve Avrupa-Atlantik özlemlerini bırakıp Rusya’ya katılması gerektiği” mesajını yaydı. Daha küçük mesajlar şeklinde şunlar da eklendi: “Gürcistan, uluslararası yaptırımları aşmak için Rusya’nın yardımından faydalanmalı”, “Batı, Gürcistan’ı Rusya’ya yaptırım uygulamadığı için cezalandırıyor”, “Batı, Gürcistan’a yaptırım uygulayacak.”

“Gürcistan’ın Rusya’ya karşı ikinci bir cephesi olacak” mesajı hem Eylül’de hem de Ekim’de çokça paylaşıldı. Ancak Ekim ayında “Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmayı ABD’nin kışkırttığı”, “Batılı ülke vatandaşlarının Rusya’ya yönelik yaptırımları desteklemediği”, “NATO’nun savaşa doğrudan müdahil olduğu” vb. mesajlar da diğerleriyle birlikte yayınlanmaya başladı.

https://flo.uri.sh/visualization/12214903/embed?auto=1

Kuzey Makedonya

Macaristan gibi Kuzey Makedonya’nın bilgi ağı da çok farklı dezenformasyon mesajlarıyla hedef alındı. Ancak Ukraynalı mültecilerle ilgili dezenformasyon beş ay boyunca hiç kullanılmadı.

Haziran ayında propagandacılar, “yabancı paralı askerlerin Ukrayna için savaşmasına” rağmen “Rus birliklerinin ilerleme kaydettiğini” yazdı. Araştırmacılar ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i yüceltmeyi amaçlayan çok sayıda mesaj fark etti. Özellikle Formula-1 başkanı Bernie Ecclestone bu tür propagandalarda önemli bir rol oynadı. Temmuz ayında propagandanın vurgu noktası biraz değişti. Medyada ABD / Batı’nın “Slavları bölmeye” ve hatta “Ortodoks Hıristiyanları” bölmeye çalıştığına dair mesajlar kaydedildi. Ayrıca, “tam güçle savaşmasa da Rus ordusunun ilerleme kaydettiğini” yazdılar. Ekonomik yaptırımların sonuçlarıyla ilgili olarak, Haziran ayındaki temel mesajlar, “yaptırımların Rusya’ya zarar vermediği” veya “Batı’ya Rusya’dan daha fazla zarar verdiği” şeklindeydi.

Ağustos ayında en çok yayılan mesaj, “askeri yardımın, onu sağlayan devletleri zayıflattığı” idi. Agitprop, Kuzey Makedonya’nın Ukrayna’ya tank ve uçak nakletmesine bu şekilde tepki gösterdi. Ayrıca “Ukrayna savaş suçları işliyor” diye yazdılar. Buna karşın Rusya’nın Ukrayna şehirlerine yönelik saldırılarına meşru denildi. Analistler, Kuzey Makedonya’nın bilgi ağında, bu füzelerin Rus ordusunda artık hizmet vermemesine rağmen “Putin, Avrupa’yı Sarmatlarla yok edecek” mesajını kaydetti.

Eylül ayında Rus propagandasının ana motiflerine “Üçüncü Dünya Savaşı ve bir nükleer felaketin kaçınılmaz olduğu”, “Donbas Rus’tur” ve Rus birliklerinin “başarıya ulaştığı” mesajları eklendi. Eylül ayında da benzer bir eğilim devam etti: “Rusya ve müttefikleri güçlü”, “Ukrayna savaşı kaybedecek” ve “radyoaktif (kirli)maddeleri ‘ kullanacak” dediler. Makedonlar ayrıca Batı’nın “Rusya’yı yok etmek istediğine” ve “Rus gaz boru hatlarındaki kazadan sorumlu” olduğuna da inanıyorlardı.

https://flo.uri.sh/visualisation/12214903/embed?auto=1

Macaristan

Rus dezenformasyonunun çeşitli konularda Orta Avrupa’da yayılmaya başladığını söyleyebiliriz. Haziran ayında, esas konular Rusya-Ukrayna savaşı ve yaptırımların ekonomik sonuçları oldu. Özellikle, propaganda yazarları “yaptırımlar Rusya’dan daha fazla Batı’ya zarar veriyor”, “Ukrayna savaşı kaybediyor”, “Batı zayıf”, “Rus ordusu önemli başarılar kazanıyor”, “Ukrayna askeri, sivillere saldırıyor ve savaş suçları işliyor” dediler. Temmuz ayında bu mesajlara ek olarak, “Ukrayna yönetimi yetkin değil ve yolsuzluk yapıyor” ve “Batı, Ukrayna’ya yardım isteğini kaybediyor” gibi mesajlar eklendi.

Ağustos ayında Macaristan’da Rus propagandacıları, savaş hakkındaki yanlış bilgilerin yayılmasına odaklandı. Macarlara, “Rus ordusu büyük başarılar elde etmektedir” ve “Ukraynalılar savaşmayı reddediyor” iddiasında bulunuldu. Ayrıca, “Ukrayna’da yabancı askerler savaşıyor” diye iddia edildi. Ukrayna’da “milliyetçiliğin” teşviki amacıyla propagandist içeriklerde “Ukraynalı askerlerin yamyamlardan oluştuğu”na dair bir hikaye anlatıldı. Ancak, propagandacıların atıfta bulunduğu video, askerler değil, haberin henüz gerçekleştiği bir sırada kimliği belirsiz bir blogger tarafından kaydedildi.

  Ö plana çıkarılan mesajlar, “Üçüncü Dünya ülkeleri Rusya’yı müttefiki olarak seçiyor” noktasından daha kapsayıcı bir mesaj olan “Dünya Rusya’yı destekliyor”a kaydı. Bulgaristan’da olduğu gibi, Macaristan’da da Rus propagandası Ukrayna’nın işgal edilmiş topraklarında yapılan sahte referandumların “geçerli” olduğu mesajını yaydı. Ayrıca, bilgi ortamında “Batı / ABD’nin gaz boru tesislerinin sabotajından sorumlu olduğu” mesajının yanı sıra “Kuzey Akım-1” ve “Kuzey Akım-2” temalı mesajlar da paylaşıldı.

Ekim ayında ana mesajlar biraz değişti. Propaganda, “Batı toplumu Ukrayna’yı desteklemiyor”, “Bazı ülkeler geçmiş tarihi çatışmalardan dolayı Ukrayna’ya yardım etmemelidir”, “Ukrayna sivil vatandaşlara karşı terörist eylemler gerçekleştiriyor” gibi mesajları odak noktasına çekti. Macarca konuşanlar da Ukrayna’nın “radyoaktif(kirli) bombayı” kullanmak için hazırlandığına ikna edilmeye çalışıldı.

https://flo.uri.sh/visualisation/12216331/embed?auto=1

Polonya

Savaşın başından bu yana Polonya, yardıma ihtiyacı olan Ukraynalıların çoğunu barındırdı ve Ukrayna’nın çıkarları için lobi yaptı. Bu nedenle, Rus propagandası, tüm Avrupa ülkeleri arasında belki de en çok Polonya medyasını hedef aldı.

Rus ajitpropunun Polonya’daki en yaygın mesajlarından biri “Polonya Ukrayna’ya yardım etmemelidir” iddiasıydı. Çoğu zaman, Volyn trajedisinin teması ve diğer tartışmalı tarihi olaylar bu anlatıyı desteklemek için manipüle edildi. Örneğin, Haziran ayında Polonyalıların Ukrayna’yı destekleme motivasyonunu kırmak için, insanların yazın tadını çıkardığı iddia edilen Kiev’den bir fotoğraf dağıttılar ve gerçekten “yardıma ihtiyaçları var” gibi görünüp görünmediklerini sordular.

Temmuz ayındaki kilit mesaj, Ukraynalı mültecilerin “Polonyalılara göre önceliğe sahip olduğu” ve “ev sahibi ülkenin iç istikrarını baltaladığı” mesajlarıyla desteklendi. Polonya’da “Ukraynalılar Nazidir” mesajını da desteklediler. Ayrıca Polonya’nın “Ukrayna’yı ilhak etme” niyeti ile ilgili yazılar yazdılar. Temmuz-Ağustos aylarında da benzer eğilimler devam etti. Rus propagandacıları, “Ukraynalılar sivillere saldırıyor ve başka savaş suçları işliyor” diye yazdı. Polonyalı telegram kanalları ayrıca, koronavirüs ve maymun çiçeğini geliştirdiği iddia edilen “Ukrayna’daki Amerikan biyolaboratuvarlarından” söz edildiğini de kaydetti.

Sonbaharda analistler, Polonya medyasında “Ukrayna’yı kendi vatandaşları pahasına önemseyen”, “Ukraynalı mülteciler yozlaşmış ve nankör”, “Batı medyası yalan söylüyor”, “Ukrayna, yavaş yavaş Polonya’yı Ukraynalılaştırıyor ” vesaire. Yine sonbaharda agitprop Polonyalılara “Rusya’da seferberliğin iyi gittiğini” söyledi.

https://flo.uri.sh/visualization/12218840/embed?auto=1

Slovakya

Slovakya’da beş aylık izleme süresince en çok “yaptırımların Batı’ya Rusya’dan daha çok zarar verdiği” mesajı kaydedildi. Haziran ayında, “Rusya’ya yönelik yaptırımların zararlı olmadığı” tezi de eklendi. Ayrıca “Ukrayna savaşı kaybedecek” ve askeri yardımın “savaşı sürdürdüğünü” ve “bunu sağlayan ülkeyi zayıflattığını” yazdılar.

Temmuz ayında en çok verilen mesajlar “AB, NATO ve Batı zayıf ve yakında parçalanacak”, “Enflasyon ve enerji krizi yanlış siyasi yaklaşımdan kaynaklanıyor”, “AB Amerika’nın etkisi altında” şeklindeydi. 

Ağustos ayında Rus propagandacıları, “Ukrayna’nın gaz geçişini durdurduğu için Slovakya’ya zarar verdiğini” yazdı. Slovaklar ayrıca Batı’nın “Rusya’yı saldırmaya kışkırtan” ve “Ukrayna’yı savaş için kullanan” bir “saldırgan” olduğuna ikna olmuşlardı. Başka bir ajitprop, Slovakya halkını “Ukrayna’nın Zaporizhzhya nükleer santralini bombaladığına” ikna etti.

Eylül ayında, “Slovakya’nın ABD tarafından kontrol edildiği” iddia edilen Rus mesajları, Slovak medyasının merkezi haline geldi. Propagandacılar, “Batı medyasının yalan söylediğine”, Batı’nın kendisinin “barış müzakerelerine yönelik çabaları baltaladığına” ve aynı zamanda, “enflasyona ve enerji krizine” yol açan “ABD ve AB liderleri beceriksiz” olduğuna ikna oldular. Rus-Ukrayna savaşındaki olaylara gelince, Slovakya medyasında “Rus işgali altındaki hayatın Ukrayna yönetiminden daha iyi” olduğu iddia edilen bir mesaj tanıtıldı. Ekim ayında “üçüncü dünya savaşının kaçınılmaz olduğu”, “Ukrayna’nın egemen bir devlet olmadığı” ve Ukrayna ordusunun “sivil insanlara karşı terör saldırıları düzenlediği” mesajları kaydedildi.

Eylül ve Ekim aylarında Romanya, Sırbistan ve Bulgaristan’ dan ekipler Rus dezenformasyonunun izlenmesine katıldı. Araştırma sonuçlarına göre bu ülkelerde Rusça konuşan azınlıklar ve Rus düşmanlığı hakkında herhangi bir dezenformasyon mesajı kaydedilmedi.

https://flo.uri.sh/visualisation/12219333/embed?auto=1

Romanya

Romanya’da en çok “yanlış siyasi yaklaşımdan” kaynaklanan “Avrupa’da enflasyon ve enerji krizi” konusunda dezenformasyon yayıldı. Bunlar, Rusya-Ukrayna savaşının olaylarıyla ilgili en yaygın mesajlar. Çoğunlukla “Rusya ve müttefikleri güçlü”, “savaşı ABD kışkırttı” ve Batı “barış müzakerelerini baltalıyor” diye yazdılar. Agitprop ayrıca Rumenleri “Batılı vatandaşların Ukrayna’yı desteklemediğine” ikna etti.

Araştırmacılar Facebook’ta “Ukrayna aslında eski bir Romanya toprağıdır” şeklinde bir mesaj kaydetti. Bu dönemde, Rumen bilgi alanında Ukraynalı mülteciler hakkında dezenformasyon yayılmadı.

https://flo.uri.sh/visualization/12218947/embed?auto=1

Sırbistan

Sırbistan’da, Rusya’nın dezenformasyon mesajları esas olarak yaptırımların ekonomik sonuçlarıyla ilgiliydi. “Yaptırımlar Batı’ya Rusya’dan daha çok zarar verir ya da hiç vermez”, “Batı Rusya ile gizlice ticaret yapıyor” vs. Eylül ayında en popüler söylenti, “Batı’nın Ukrayna’yı Rusya ile savaşmak için kullandığı” idi. Ayrıca agitprop, Sırpları “Donbas’ın Rus toprağı olduğuna” ve Batı’nın savaşta “suçlu” olduğuna ikna etmeye çalıştı.

Ekim ayında, diğer şeylerin yanı sıra, “bir nükleer felaketin kaçınılmaz olduğu”, “NATO savaşa doğrudan katılıyor”, “Ukrayna iflas etti” mesajlarını desteklediler.

https://flo.uri.sh/visualization/12219107/embed?auto=1

Belarus

Belarus’ta, Rus dezenformasyonu neredeyse en yüksek sesle geliyor çünkü devlet kontrolündeki Belarus medyası Rusya’nın güçlü etkisi altında. Rusya’yı “haklı çıkaran” ve Batı’yı “olası tüm günahlarla” suçlayan Rus propaganda anlatılarının ve mesajlarının neredeyse tamamı burada kaydedildi.

Propagandacılar özellikle Belarus’un Rus-Ukrayna savaşındaki gerçek rolünü gizlemeye çalıştılar. Bu amaçla “Belarus savaşa katılmaz” gibi mesajlar verildi. Ayrıca agitprop, kendi kendini cumhurbaşkanı ilan eden Oleksandr Lukashenko’nun “NATO veya Batı Belarus’a saldıracak” ve dolayısıyla “Belarus savaş durumunda harekete geçmeye hazır” mesajını yayıyor. Propagandacılar ayrıca Ukrayna ordusunun Belarus’u bir çatışmaya kışkırttığını iddia ettiler.

Ukraynalılar hakkında “Nazi” söylentileri yayıldı ve onlar da “Ukrayna ordusunun savaş suçları işlediğine” ikna oldular.

https://flo.uri.sh/visualization/12197706/embed?auto=1

Ukrayna

Rus propagandası, “Medya Dedektörü” ekibinin gerçek zamanlı olarak çürüttüğü ve açıkladığı çok sayıda sahte, manipülasyon, mesaj ve anlatımlarla Ukrayna medyasına günlük olarak saldırıyor. Özellikle bilgi saldırılarına büyük füze saldırıları eşlik ediyor. Çok sayıda sahtekarlık ve manipülasyonla, Ukrayna enerji sisteminin kriz durumuna ilişkin durumunu kızıştırıyorlar. Dezenformasyon, savaştan sığınan Ukraynalı mültecileri kapsıyor ve Ukraynalı kadınlarla ilgili konuları manipüle ediyor.

Telegram ve diğer sosyal ağlar, Rus dezenformasyonunun yayılması için en başarılı platformlar haline geldi. Son zamanlarda, Detector Media, Rusya yanlısı ve işgalci telegram kanalları hakkında bir çalışma yayınladı.

https://flo.uri.sh/visualization/12219556/embed?auto=1

Sonuçlar

Rusya, jeopolitik hedeflerine ulaşmak için sistematik olarak dezenformasyon kullanıyor. Özellikle, Princeton Üniversitesi’nin (ABD) araştırmasında, Rusya’nın etki kampanyaları sırasında İnternet üzerinde dezenformasyon kullanımında dünya lideri olduğunu gösterdi. Rusya’nın kendisi, diğer ülkelerin içişlerine bu tür müdahalelerin %62’sinden sorumludur. Araştırmacılar, “Açıkça tanımlanmış bir siyasi ideolojiye bağlı kalmak yerine, Rusya’nın dış etki çabaları oldukça pragmatik ve sofistike görünüyor ve yalnızca hangi değişikliklerin jeopolitik hedeflerini ilerleteceğine odaklanıyor.” Yani Rusya bilgiyi oldukça etkili bir silah olarak kullanıyor. Örneğin, çalışmaların gösterdiği gibi, Rusya’dan Rusya yanlısı Ukrayna medyasına aktarılan “Ukrayna yetersiz bir devlettir” veya “Maidan olayları bir hatadır” gibi Rus propagandasının belirli anlatıları, Ukraynalıların olayların algısını anlamasını gerçekten etkiledi. Sosyolojik araştırmalara göre, Aralık 2021’de, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik topyekun saldırısının arifesinde, Ukraynalıların yalnızca %65’i 2014’te Donbas’ta savaşı ilk başlatanın Rusya olduğuna inanıyordu: bunun yerine Ukraynalıların %17’si Ukrayna hükümetinin savaşı başlattığını düşünenlerin %18’i bu soruya cevap vermekte tereddüt etti. Ankete katılanların yaklaşık %60’ı 2014’te Meydan’daki olayların bir Onur Devrimi, otoriter hükümete karşı haklı bir ayaklanma olduğuna inanıyor, %24’ü bunun yasadışı bir darbe olduğuna inanıyor ve %16’sı yanıt vermekten çekiniyor. Ve yaklaşık %40’ı Uluslararası Para Fonu ile işbirliği nedeniyle Ukrayna’nın yabancı yönetime geçtiğini düşündü, %38’i bu işbirliğinin gerekli ekonomik yardımı sağladığına inandı, %22’si cevap vermekten çekindi.

“Media Detector” ve ortaklarının araştırmasının sonuçları, Rusya’nın sürekli olarak Ukrayna ile ilgili bir dizi dezenformasyon anlatısı ve mesajı kullandığını ve bunları diğer ülke medya alanlarında çoğalttığını kanıtlıyor. Bu anlatıların ve mesajların çoğu, Ukrayna’yı bağımsız bir devlet olarak ve Rus propagandasına göre üçüncü şahısların etkisi altında olduğu iddia edilen Ukrayna liderliğini itibarsızlaştırmayı amaçlıyor. Rus propagandası, dezenformasyonun yardımıyla gerçeği değiştiriyor: Ukrayna’nın bir devlet olarak var olmadığını gösteriyor; dünyayı Ukrayna’nın tarihsel olarak Rusya olduğuna ikna etmek için sözde tarihsel gerçekleri kullanır; işgalini haklı çıkarmak için Ukraynalıları Nazizmle suçluyor vs. Farklı zamanlarda, farklı ülkelerin bilgi alanlarında, bilgilendirme nedenlerine uyarlanmış, tekrarlanan Rus propagandası mesajları çıktı. Örneğin, Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 gaz boru hatlarındaki patlamaların ardından bir takım mesajlar ortaya çıktı. Özellikle propaganda, onlar için sözde Batı ülkelerini suçladı. Veya Ukrayna’nın savaşı kaybettiğine dair sürekli mesajlar ve anlatılar, Ukrayna ordusunun savaş alanındaki en ufak bir yenilgisine veya başarısına bir tepki olarak medyada da ortaya çıktı.

Analistler, Doğu Avrupa ülkelerindeki bilgi alanının izlenmesi sırasında dezenformasyon anlatılarını ve mesajlarını birkaç ana gruba ayırdı: Rusya-Ukrayna savaşı olayları; yaptırımların ekonomik sonuçları; Ukraynalı mülteciler hakkında dezenformasyon; Rusça konuşanların ve Rus kültürünün “ayrımcılığı”; Ukrayna’ya askeri yardım; Doğu Avrupa’ya yönelik askeri tehditler. Toplamda, beş aylık izleme sonucunda, bu tür 300’den fazla mesaj ve anlatı tespit edildi. Rusya’nın kararlarının doğruluğuna dünyayı ikna etmesi için bunların hepsine ihtiyacı var. Özellikle, savaş olmadan diğer ülkelerin yalnızca daha kötü durumda olacağına ikna ederek savaşı haklı çıkarmaya çalışıyorlar; Ukrayna’yı destekleyen ülkelerin hükümetlerini, karada çalındıkları için silah tedarikini durdurmaya teşvik etmek; Batı toplumlarını Rusya’nın ve özellikle de enerji kaynaklarının desteği olmadan başa çıkamayacaklarına vb. ikna etmek.

Bu tür dezenformasyon tehlikeli çünkü Avrupa toplumlarını kutuplaştırıyor ve bölücü planları yaygınlaştırıyor. Özellikle dezenformasyon anlatıları, AB ülkelerindeki insanların Ukrayna’daki savaşın sosyo-ekonomik sonuçlarını hissetmeye başladığı koşullarda zararlıdır.

Çalışma, Doğu Avrupa ülkelerinde bilgi alanının haftalık olarak izlenmesinin sonuçlarına dayanarak, ortak bir metodolojiye göre kamu kuruluşları tarafından yürütülmüştür.

Bulgaristan — «Analyses and Alternatives»;

Çek Cumhuriyeti — “Prag Güvenlik Çalışmaları Girişimi”;

Estonya, Letonya, Litvanya — “Debunk.eu”;

Baltık ülkelerinde Rusça içerik -«Civic Resilience Initiative»;

Gürcistan – «GRASS»;

Macaristan – “Atlatszo”;

Kuzey Makedonya – “ÇOK”;

Polonya – “Fakenews.pl”;

Slovakya — «Slovak Security Policy Institute»;

Romanya — «Global Focus»;

Sırbistan — «European Western Balkans»;

Beyaz Rusya – “Press Club Belarus”;

Ukrayna – “Detektоr media”

Kaynak: Detektor Media

Fotoğraf: Natalia Lobach

Görüntüler: Victoria Namestnik